Çocuklar ve yetişkinler için atölyeler, müzik dinletileri, film gösterimi, söyleşi ve sanat etkinliklerinden oluşan zengin bir program OPET Tarihe Saygı Projesi kapsamında yenilenen Tevfikiye Arkeo-Köy'de!
Ceyhun Kaya ve Petra Nachtmanova Doğu Avrupa, Anadolu ve Kafkasya'dan türküler sunuyor. Özgün müzikal tarzları, üç telli lavta ailesinden uzak akrabalar olan Anadolu Sazı ile Gürcü Pandurisinin alışılmadık ses karışımından doğuyor. Alman Konsolosluğu ve Tarabya Kültür Akademi Katkılarıyla
Müzik dünyası her dem sürprizli birlikteliklere gebe. Bir televizyon ya da radyo programı için yan yana gelen birbirine benzemez sanatçılar, yardım kampanyaları dahilinde buluşanlar, yollarını bir noktada kesiştirenler, “gurbet kervanı” adıyla yollara düşenler ya da en başından itibaren yan yana yürüyenler… Çoklar. Klasik müzikten alaturkaya her alanda böyle bu ama en göz önünde olanlar, daha ziyade pop ve rock camiasındakiler. Bilinenler dışında bilinmeyenler ve gerçekleşmeyen projeler de var. Çoğu insan Çiğdem Talu-Melih Kibar birlikteliğini bilir ya da Attilâ İlhan-Timur Selçuk işbirliğinden haberdardır ama bir dönem Fikret Kızılok’la Ahmed Arif’in birlikte çalıştığı pek bilinmez. Nice “birlikte”lik tarihin tozlu rafları arasında kayboldu, gitti. Şimdi onları ortalığa çıkartma zamanı.
"Reçel aslında bilinçli bir yanlış çeviri, birlikte serbest ve kısmen doğaçlama müzik yapmaya verilen isim olan ‘jam’in Türkçeleşmişi. Davetli davetsiz müzisyenlerin gelip takılabileceği, çaldıkları müziği de gelip geçenlerin dinleyebileceği bir ortam ‘reçel çemberi’. “Jam” aslında caz kökenli bir gelenek. Tam hedefi olmadan bir ritim ya da melodi üzerinden grup olarak çeşitlendirerek çalmaya işaret ediyor. Bence çok kendine has bir birlikte üretme biçimi bu, esnek, geçirgen, cömert, nispeten kuralsız ama saygılı."
Her cumartesi saat 18.00'da başlayan gösterimler Türkçe Altyazılı ve ücretsizdir. 17. İstanbul Bienali işbirliğiyle 08.10.2022 CARLOS CASAS, Cemetery (2019), 85 min RIAR RIZALDI, Tellurian Drama (2020), 21 min 15.10.2022 MIGRANT ECOLOGIES PROJECTS, {if your bait can sing the wild one will come} Like Shadows Through Leaves (2021), 28 min PAYAL KAPADIA, A Night of Knowing Nothing (2021), 97 min 22.10.2022 CHIKAKO YAMASHIRO, Mud Man (2017), 26 min NGUYỄN TRINH THI, Landscape #4: How to Improve the World (2021), 47 min 29.10.2022 FROM SCRATCH, PACIFIC 3, 2, 1, ZERO (Part 1) (1981, filmed 1994), 22 min HEIDRUN HOLZFEIND, the time is now. (I+II) (2019), 48 min 05.11.2022 BEATRIZ SANTIAGO MUÑOZ, Post-Military Cinema (2014), 11 min SRIWHANA SPONG, A hook but no fish (2017), 25 min
Fevzipaşa Mahallesi Çay Kenarı Sokak No:147, 17100 Çanakkale/Türkiye
(Adres Tarifi)
Çanakkale Bienali, 8. edisyonu için “Birlikte nasıl çalışırız?” başlığı altında "topluluk", "çalışma" ve "birliktelik" kavramları ve deneyimlerine odaklanıyor. Tüm bu kavramların her zaman radikal ve sonsuz sorgulamaları beraberinde getiren niteliğini bienalin araştırma çerçevesinin temeline yerleştiriyor. Felsefi sorgulamalarımız kendimiz ve dünya hakkındaki gerçeklere erişmemizi sağlayarak ve onlar üzerinde hareket etmemiz için bizi motive ederek bizleri güçlendirir. Bize birlikte yaşamak için nedenler verir ve iş birliği içinde var olma yeteneğimizi geliştirir. Ve belki bir çatı altında (ev?, komün?, devlet?) bir arada yaşamaya yönlendirir. Neşe içinde yaşama arzusu ise doğanın geri kalanıyla olan ilişkimizde bizi iktidar ilişkilerinin ötesine bakmaya zorlar.
"Birlikte nasıl üretebiliriz?", “Birlikte nasıl yaşarız?”, “Birlikte nasıl çalışırız?” soruları insan-insan, insan-doğa, insan-hayvan, hayvan-hayvan ve tüm canlı ve canlı olmayan yapılar arasındaki karmaşık ilişkilerin bağlantılarını/düğüm noktalarını araştırmaya çağırır; konukseverlik, dostluk, iş birliği, emek, sorumluluk, adalet, bağışlama, hafıza, yas, neşe gibi farklı kavramları tartışılır hale getirir. İnsanın "birlikte yaşama" zorunluluğunun peşini bırakmayan paradokslar, imkansızlıklar ve tekil şanslar sorgulanır. Bu, bir tür aciliyet ve ertelenemez bir sorumluluk ruhu içerir.
Büyüme/olgunlaşma kadar çürüme/küflenme de bu araştırmaların içindedir. Farklı zamansallıklar, paralel yaşamlar bu anlatıların farklı veçhelerini oluşturur. Nerede ve nasıl birlikte yaşarız/yaşadık/yaşayacağız, hayatı nasıl örgütleriz, birlikte iş yapmak her zaman en iyi sonucu mu verir vb. gibi pek çok soru üzerinden; birlikte rüya görmenin, yalnız başına kalabalıklar içinde yaşamanın, doğanın bir parçası olarak hareket etmenin farklı biçim ve yöntemlerine bakmayı öneriyoruz.
...Birlikte rüya görmek, yalnız başına kalabalıklar içinde yaşamak, doğanın bir parçası olarak hareket etmek, insan ve insan olmayanın bir aradalığı, geçici birliktelikler / kalıcı yapılar (ya da tam tersi), Dionysos’tan öğrendiklerimiz, sofranın etrafında, büyüme / olgunlaşma ya da çürüme/küflenme, farklı zamansallıklar, paralel yaşamlar… Peki birlikte iş yapmak her zaman en iyi sonucu verir mi?...